Cuma, Temmuz 22, 2011

Engelli Okçumuz Hatice Bayar 2012 Vizesini Almayı Başardı




LONDRA 'ENGELİ'Nİ AŞTI
21/07/2011
Engelli okçumuz 2012 vizesini almayı başardı...




Ankara'da 15 yıl önce uğradığı terör saldırısı sonucu yaralanarak bedensel engelli kalan milli okçu Hatice Bayar, İtalya'daki Bedensel Engelliler Dünya Şampiyonası'nda bronz madalya kazanarak 2012 Londra Paralimpik Oyunları'na katılmaya hak kazandı.Emniyet Genel Müdürlüğü'nde görev yapan ablasıyla akşam eve dönerken 1996 yılında terör örgütü üyelerinin saldırısına uğrayan Bayar, terör saldırısına inat, başarılarıyla örnek bir yaşam sergiliyor.Çankaya Vergi Dairesi'nde memur olarak çalışan Hatice Bayar, spor yaşamında, çalıştığı kurum ve Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı'nın kendisine büyük destek verdiğini söyledi.


Bedensel Engelliler Spor Federasyonu'nun da geniş kamp imkanları sunduğunu anlatan Bayar, bundan sonraki hedefleri arasına ise 2012 Londra Paralimpik Oyunları'nı gösterdi.
Bayar, okçulukta daha önce takım başarılarının yanı sıra geçen yıl bireysel olarak Avrupa ikinciliği yaşadığını anımsatarak, ''Geçen hafta İtalya'nın Torino kentindeki şampiyonada bronz madalya kazandım. Dünya şampiyonası gibi büyük bir organizasyondaki madalya beni gururlandırdı. Bunun yanında 2012 Londra Paralimpik Oyunları'na vize almış olmak beni daha çok hırslandırdı. Zorlu bir şampiyona sonrası elde edilen madalya, yoğun kamp programı sonrası yorgunluğumu giderdi. Olimpiyatlara ilk kez katılacağım. Hedefim olimpiyatlarda bayrağımızı dalgalandırmak" dedi.


''MADALYANIN RENGİ SARI OLACAK''


''Bundan sonra bana daha büyük sorumluluklar düşüyor'' diyerek Türkiye'yi oyunlarda en iyi şekilde temsil etmek istediğini belirten Bayar, ''Olimpiyatlarda da başarılı olmak zorundayım. Bunun için daha çok çalışmalıyım. Londra'da madalyanın rengini sarıya çevirmeliyim'' dedi. (aa) ( Kaynak :
http://www.gsgm.gov.tr/Sayfalar/HaberDetaylari.aspx?HaberID=1352 )

Hiç yorum yok:

Okçuluk ve Fatih

Rekor Kırdı, Hayatını Kurtardı :
Özbay Güven, Osmanlı Devleti'nin sporcuyu anında ödüllendirdiğini de belirtiyor. "Osmanlı sporcuyu hem korur, hem de anında mükafatlandırırdı. Osmanlı'nın sporcuya değer vermesini size bir örnekle anlatayım. Solak Sinan Subaşı, Fatih Devri'nin en büyük kemankeşlerinden birisiydi. Okmeydanı'nda da 1200 gezin üzerinde iki rekoru vardı. Sinan Subaşı, Silifke Kalesi'nin komutanıyken Karamanoğulları kaleyi ele geçirince Fatih öldürülmesi için ferman verdi. Fakat o sıralarda Sinan Subaşı rekorlar kırdığı için padişah kendisini affederek 'Kanını menziline öndül (ödül) koydum' dedi".

Fatih'in Oku :
Ayasofya'ya girdikten sonra Fatih , bir ok çekip '' alametim olsun '' diyerek Ayasofya kubbesinin ta ortasına attı.Bu okun yeri halen görülmektedir.
( Evliya Çelebi Seyehatnamesi 1.Cilt Syf:76,Çeviren : Mehmet ZILLİOĞLU )
- Okçuluk antrenmanları; mutlaka bir antrenör eşliğinde ,emniyet tedbirleri alınmış güvenli bir alanda ve kimseye zarar vermiyecek bir şekilde, yapılmalıdır.
KENDİNİZE DEĞER VERİN : A K R A F M C A N L I Y A Y I N

Okçuluk Bir Ata Sporudur

Okçuluk insanlığın varoluşuyla birlikte doğmuştur.Türkler ok ve yayı hem sanatsal hem de teknolojik açıdan ele alıp günümüze kadar getirmişlerdir.Osmanlı'larda okçuluk zirveye çıkmış ; top menzilinin 600 m. olduğu zamanlarda osmanlı okları 800 m.yi geçiyordu. Devamı...>>

Hakkımda

Fotoğrafım
KOCAELİ, İzmit, Türkiye
1968 doğumluyum.Beş yaşından beri ok atıyorum, 1981 yılında 13 yaşımda lisanslı olarak resmi anlamda okçuluk sporuna başladım.1987 yılından itibaren okçuluk antrenörlüğü yapıyorum.Milli Takım Antrenörlüğü yaptım; on tane antrenör, iki bölge antrenörü ve bir milli takım antrenörü ayrıca bir çok milli sporcu yetiştirdim.Sporcularım rekorlar kırıp, sayısız şampiyonluklar kazandı.İktisat fakültesi mezunuyum.1990 yılından itibaren kadrolu okçuluk antrenörü olarak görev yapmaktayım.1991 yılından bu yana da Türk-Osmanlı Okçuluk Tarihi ve olimpik bir spor dalı olan günümüzdeki Okçuluk Sporu hakkında araştırma yapmaktayım. Okçuluk Türklerin ilk ata sporudur ve ben de okçuluk sporunu çok seviyorum,okçuluğun yayılıp gelişmesi için çalışıyorum, bu nedenle Türk okçuluğunu hakkettiği yere getirmek için elimden gelen her şeyi yapmak istiyorum. -He was born in 1968 -Turkey.He has begun archery in 1981. Since 1987 he has been archery trainer. He has worked as Turkish National Team Trainer; educated many archers and already continue to this nice and hard job; studied Economy. He was born to be an archer ; try his best to develop archery in Turkey and World.

Beğendiğim Kitap : Zen ve Okçuluk


Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

free counters